Yusuf BESALEL
Dini Aylar: Güneş takvimine göre değil de, Ayın hareketlerine göre ayarlanmıştır. Güneş aylarının 30ᆳ günlük olmalarına karşın; kamerî aylar 29ᆲ günlük olduğundan, Ay yılı 354 günlük olur. Bu da, dinî ayların her yıl aynı mevsime rastlamasına engel olabilir, dinî bayramların belirli mevsimlerde kutlanması gereğine ters düşer. Bu durumda Ay Yılı ile Güneş Yılı arasındaki mevcut farkı gidermek için 12. Ay, 19 yıllık bir süre içinde 7 kere tekrarlatılarak 13 aylık bir dinî yıl meydana getirilmesi usulüne başvurulmuştur. 13 aylık yıla ara yılı denir.
Dini Ayların Adları: Nisan, İyar ve Sivan: İlkbahar; Tamuz, Av ve Elul: Yaz; Tişri, Heşvan ve Kislev: Sohbahar; Tevet, Şevat, Adar ve 2. Adar (Veadar): Kış.
İbrani Yılı: Yukarıda belirtildiği gibi bayramların her yıl aynı mevsime düşmelerini temin etmek için belirli dönemlerde (19 yılda 7 kez) yıla bir ay eklenir. İbranî takviminde yeni gün akşam vakti güneşin batmasıyla; yeni sene de, sonbaharda Tişri Ayının birinde başlar. Tişri Ayındaki bayramlar şunlardır: Roş Aşana (Yılbaşı), Yom Kipur (Oruç Günü), Sukot (Çardaklar Bayramı), Şemini Atseret ve Simhat Tora (Toranın Bayramı).
Heşvan Ayında bayram yoktur. Kislev Ayının 25inde Hanuka (Işıklar Bayramı) başlar. Tevette de devam eder. Adar Ayının 14ü Purim Bayramıdır. Bundan sonraki ay olan İyar Ayının 18inde Lag Baomer kutlanır. Şavuot (Haftalar) Bayramı, Sivan Ayının 6sına; Tişa Beav orucu, Av Ayının 9una rastlar. Elul Ayı, Yamim Noraim öncesindeki Teşuva (tövbe) ayıdır. Nisan ayında Pesah (Hamursuz) kutlanır.
İbrani takviminde Yaratılış, Birinci Yılın sayılması için başlangıç tarihini oluşturur. 9. yüzyılda kullanışı yaygınlaşan bu takvimin oluşturulmasında kullanılan hesaplamalara göre Yaratılışın kesin tarihi 2006da M.Ö. 5766 yılına isabet etmektedir. Ancak ilim adamları bilimsel bulgulara istinaden dünyanın yüzmilyonlarca yıl yaşında olduğunu ileri sürerek, bu saptamayı reddetmektedirler.
Öte yandan 13. Ayın eklenmesi, dünyanın uydusu olan ayın dönencesinin 19 yıllık süresi içinde bu ayın 7 kez eklenmesi suretiyle otomatik olarak sağlanmıştır. (Dönencenin 3,6,8,11,17 ve 19. yılarında). Bu tür kalıcı bir takvimin meydana getirilmesinden önce, Roş Hodeşin yeni ayın- ilk kez görünüşünün gözle saptanması, temel bir rol oynuyordu. Bu şekilde bayram günlerinin belirli bir aydaki konumu ayarlanabiliyordu. Sanhedrin bu konudaki belirleyici işlevi yükleniyor ve civar cemaatlere tepelerde ateşler yakarak haber salınıyordu.
Roş Aşananın saptanması en önemli sorundu. Yom Kipurun cuma, pazar günlerine rastlaması, Şabatın uygulanması ile ilgili problemler yaratıyordu. Rabiler, bu bakımdan Roş Aşananın pazar, cuma ve çarşambaya rastlamasını men etmişlerdi.
358 yılında Hillel IInin matematiksel ve astronomi hesaplamalarından kaynaklanan takvimi sayesinde Roş Hodeşin izlenmesi gereksinmesi ortadan kalktı. Dönemdeki bazı tarikatların haricinde takvim, günümüze dek geçerliliğini sürdürdü. İbranî takviminde gün, günbatımında başlar ve ertesi gün akşam üzeri biter. Dolayısıyla Şabat, cuma günleri güneşin batımı ile başlar; ertesi gün cumartesi üç yıldızın gece görünmesi ile başlar. Aynı ilke esas itibarı ile diğer kutsal günler için de geçerlidir.
devam edecek...
Kaynakça: "Yahudilik Ansiklopedisi", Cilt I, II, III, Yusuf Besalel